Tandır Çorbası, Konya mutfağının yüzyıllardır güveçlerde ağır ağır pişen, hem besleyici hem de şifa dolu tariflerinden biridir. Mercimek, nohut ve fasulyenin akşamdan suya bırakılmasıyla başlayan bu lezzet yolculuğu, sabırla ve özenle hazırlanır.
Güveçte tereyağı ile kavrulan soğanlar, sararınca bulgur ve salçayla buluşur ve mutfağa yayılan mis kokular adeta sofraya davet eder. Kaynar suyla birleşen bakliyatlar ve et suyu, çorbanın hem doyurucu hem de zengin aromalı olmasını sağlar. Eklenen biberler, çorbaya hem renk hem de hafif bir acı dokunuş katar.
Fasulye ve nohutların yumuşaması için yaklaşık bir saat kısık ateşte pişirilen çorba, tuz ilavesiyle son lezzet dokunuşunu kazanır. Ocağın altı kapatıldıktan sonra dinlendirilen Tandır Çorbası, hem lezzetlerin birbirine geçmesini sağlar hem de daha yoğun bir tat sunar.
Her kaşıkta bulgurun doğal lezzeti, bakliyatların doyuruculuğu ve güvecin kattığı o hafif isli aroma hissedilir. Konya’nın geleneksel mutfağından günümüze uzanan bu çorba, özellikle soğuk kış günlerinde iç ısıtan ve aileyi aynı sofrada buluşturan sıcacık bir dokunuş sunar.
Tandır Çorbası, mercimek, nohut ve fasulyenin güveçte et suyu ve biberlerle harmanlanıp kısık ateşte piştiği, Konya mutfağının geleneksel ve bereket dolu lezzeti.